Büyük şehirde yaşamanın dezavantajlarını hepimiz yaşıyoruz.
Hayat hızlıca akıyor, hepimiz sürekli bir şeylere yetişme derdindeyiz.
Bazen koşturmaktan, bazen yorgunluktan, bazen de tembellikten aslında bize en faydası
olacak durumları pas geçiyoruz.
Her şeyi aynı anda yapma telaşına kapıldığımız için bir şeyler mutlaka eksik kalıyor.
Sizlerde benim gibi düşünüyorsanız 20 dk kuralı tam bize göre ; )
20 Dakik Kuralını;
" Tembelliğe karşı savaşmanın, motivasyonunuzu artırmanın, kendinizi sürekli şarj
etmenin, işe odaklanırken aynı zamanda dış dünyadan yani sosyal hayattan kopmamanın,
kısacası hangi anlamda ve ne kadar yoğun olursanız olun kendinizi zinde tutmanın oldukça
aktif bir yolu" olarak tanımlamış uzmanlar.
Az hiçten her zaman iyidir diyerek hemen kendi 20 dakikalarımı sıraladım.
Her gün bir sevdiğime 20 dk. zaman ayırırsam ilişkilerim güçlenir.
Her gün 20 dk. spor yaparsam sağlığım yerinde olur.
Her gün 20 dk. içime dönüp kendi merkezimde kalırsam ruhum dinlenir.
Hafta sonunu beklemeyip her gün 20 dk mı evi derleyip toplamaya ayırırsam, etrafım her
zaman düzenli olur.
Her gün 20dk. kitap okuyarak kendime yeni ufuklar açabilirim.
Her gün 20 dk ingilizce ye zaman ayırsam dilim gelişir.
Farkında mısınız?
Sadece 120 dk ya ne çok şey sığmış.
Bence kesinlikle denemeye değer ; )
Sevgiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
GÖZLERİNİ AÇTIYSAN YENİ GÜNE, GÜLÜMSE :)