19 Şubat 2020 Çarşamba

FIRAT SUYU KAN AKIYOR BAKSANA Bir Ada Hikayesi1 / Yaşar Kemal


Epey biz zamandır yabancı yazarların kitaplarını okuduğum için bu gidişatı Yaşar Kemal'le bölmüş olmak beni pek memnun etti. 
Özellikle yabancı yazarlara ilgi duyduğumdan değil öyle tesadüf ettiğinden, yanlış anlaşılmasın. 
Kendi kültürümü, kendi yaralarımı, kendi insanımı, kendi geçmişimi Yaşar Kemal'in güzel anlatımıyla okumak bambaşkaydı. 
Kitap bir an olsun sıkmadan aktı gitti.
Güzel yurdumda tarih boyunca yaşanan acılar yüreğimi dağlarken, o adaya gidip yangınımı o güzellikte söndürmek istedim.  
Dili, dini, ırkı her ne olursa olsun, yurdumun bütün güzel insanlarını 
bir bir kucaklamak istedim. 

"... insan insan olmalı. "Syf:43


"Benim bildiğim ki; insanoğlu sürgün, muhacir bir yaratıktır.

Bir kuşlar böyle muhacirdirler. Bir bu gariban insanlar." Syf: 78

"Bir insan doğup büyüdüğü, bir parçası olduğu toprağını, denizini, evini, bahçesini, eliyle diktiği zeytin ağaçlarını, şeftalileri, kirazları nasıl bırakırda giderdi? Hiç direnmeden, sesini bile çıkarmadan, kuzu kuzu, yüreğindeki acıyı hiç dışa vurmadan..." Syf:90

"İnsanlar mı dünyayı çirkinleştiriyor, kirletiyorlardı acaba?" Syf:100

"Her neyse, geldin ya, ne için gelirsen gel, başım üstünde yerin var." Syf:110

"Sen hiç Sarıkamışı gördün mü kedi? 
Sarıkamış içinde Aynalı Çarşı. Aynalı Çarşı cehennem. Sen Aynalı Çarşıda uçup da denize gömülen gemileri hiç gördün mü? 
İyi ki görmedin. 
Sen hiç parça parça olmuş, üst üste tepelerce yığılmış, siperleri, koyakları, çukurları ağzına kadar doldurmuş ölüleri gördün mü? 
Ovalar dolusu çürümüş, kokmuş, kokusu insanı boğan ölülerin üstünden hiç yürüyerek geçtin mi? 
Sarıkamış savaşını görmemiş, yaşamamış insan dünyada hiçbir şeyi görmemiş, yaşamamış, demektir. 
Erzurum içinde Aynalı Çarşı. Sen kedi, sen hiç, uykucu, rahat, gerinen kedi, sen hiç Allahuekber dağında olup bitenleri gördün mü?
İnsan boyu, iki insan boyu karın içinde yalınayak, başı kabak, pantolonu yırtılmış, kaputsuz, ceketsiz, koyunları bit dolu, donmuş elleriyle kaşınamayanları, Rus topçusunun karlı dağları ateşe, zindana çeviren güllelerini, karla birlikte uçuşan kolları, bacakları, kollarla bacaklarla, gövdelerle birlikte gökten yağan kanları, Allahuekber dağlarının doruklarında fırtınaya, boraya tutulup donan, taş kesilen, donmuş kirpikleri, kaşları, donmuş gözleriyle bakan on binlerce askeri gördün mü hiç? 
Sen bunları görmediysen hiçbir şey görmedin demektir. Sen bunları görmediysen kedi, 
niçin bir tekneye binip de karşı kıyıda karaya çıkmıyorsun? 
Sen bunları görmediysen, 
insanların yüzüne bakmaktan niçin utanasın?" Syf:117

"Yalnız çocuklar böyle ağız dolusu, böyle mutlu gülerler." Syf:120

"Ölümüm mü yaklaşıyor, insan ölürken dünya İnsanın gözüne cennetten de daha güzel gözükürmüş."Syf:148

"Allahuekber dağlarındaki on binlerce ayakta donmuş, kazık kesilmiş, kardan adam olmuş askerler de bunun gibiydi. Gözleri de böyle ardına kadar açılmış, dünyaya hasret kalmış bakıyorlardı." Syf:182

"Biz aynı ateşin küllerinden doğduk." Syf:189 

"Ne demiş ermiş Tanasi, yeter ki bir damla insan teri boşa gitmesin. İnsan soyunun güzelliği alın terindedir." Syf:247

""Fırat," diyordu. "Fırat, günlerce, aylarca insan ölüleriyle doldu da taştı. Fırat suyu kan akıyor baksana... Dicle," diyordu. "Dicle günlerce, aylarca insan ölüleriyle doldu da taştı. Dünyanın bütün kartalları, çöle indiler, çölde insan etine doydular."" Syf:255

“Savaş icat eden görmesin cennet,” dedi." Syf:286



Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana Bir ada hikayesi dörtlemesinin, ilk kitabıdır.

Dörtlemenin diğer kitapları; 
-Karıncanın Su İçtiği 
-Tanyeri Horozları 
-Çıplak Deniz Çıplak Ada dır.


Sevgiyle...

İnstagram@bybucanni

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

GÖZLERİNİ AÇTIYSAN YENİ GÜNE, GÜLÜMSE :)

INSTAGRAM bybucanni

 

KAÇ KİŞİ ONLINE